lisans_sozlesmeleri

Lisans Sözleşmeleri

Genel itibariyle lisans, sınaî ve ticari mülkiyet dâhilindeki bir maddi olmayan nitelikteki hakkın kullanım yetkisinin sözleşme ile elde edilmesidir. Lisans sözleşmesi veya diğer bir hukuki işlemle lisans alanın edindiği tüm haklara lisans hakkı denilmektedir. Lisans hakkı hukuki işlemlerle verilebilen bir haktır. Mutlaka sözleşme ile verilmesi gerekmemektedir

Marka lisansı sözleşmesinin bir tarafını lisans veren oluştururken; diğer tarafını lisans alan oluşturmaktadır. Buna göre lisans veren, sözleşme yapma ehliyeti bulunan bir gerçek veya tüzel kişi olabilir. Sözleşme yapma ehliyetine sahip olmama durumunda ise yani bir sınırlı ehliyetsiz ya da tam ehliyetsizin marka sahibi olması durumunda sözleşmeyi yapabilmesi yasal temsilcisinin onayı ile mümkün olabilir. Bunu genel hükümlere dayalı olarak belirtmek gerekmektedir. Lisans veren kişinin markanın sahibi olabilmesi yanında bir üçüncü kişi olarak marka üzerinde tasarruf hakkına sahip kişi olması da mümkündür. Marka hakkı üzerindeki bu tasarruf yetkisi bir kişiye ait olabileceği gibi, birden fazla kişiye de ait olabilir. Birden fazla kişiye ait olması durumunda, sınaî hakta tasarruf yetkisi bu kişilere ait olduğundan lisans sözleşmesinin bu kişiler tarafından yapılması gerekir.

Marka lisansı sözleşmesinin diğer tarafını ise lisans alan oluşturur. Lisans alan kişi, sözleşmeye dayalı olarak lisans hakkını elde eden ve markayı kullanma yetkisine sahip olan kişidir. Lisans alan tek kişi olabileceği gibi birden fazla kişi de olabilir. Özellikle birden fazla kişinin gerçek ya da tüzel kişi olarak, adi ortaklık şeklinde lisans alan taraf olması mümkündür. Eğer lisans sözleşmesi adi ortaklık sözleşmesinin özelliklerini taşıyorsa marka kullanımı birden çok kişiye tahsis edilmiştir. Bu durumda birden çok lisans varlığından söz edilir.

SÖZLEŞMENİN KONUSU

Marka lisansı sözleşmeleri lisans alan kişinin markaya dayalı olarak bazı haklar elde edebildiği bir sözleşme olduğundan konusunu, bir markanın kullanımının devredilmesi oluşturur. Ancak burada devre konu olacak markanın türü önem oluşturmaktadır. Buna göre marka lisansı sözleşmelerine konu olan markalar, öncelikle tescilli olup olmamasına göre değerlendirilirse, hem tescilli markaların hem de tescil edilmemiş markaların lisans sözleşmelerine konu olabileceğini söylemek gerekir. Eğer lisans sözleşmelerinin konusunu tescilli bir marka oluşturacaksa, bu takdirde marka sahibi, tescil ile doğan ve mutlak nitelikteki markayı kullanım hakkını lisans alana tahsis eder.

Tescilsiz markalar ise 556 sayılı KHK’nın korumasından faydalanmamakla birlikte bu, lisans sözleşmelerine konu olmalarına engel değildir. Ancak bu durumda, lisans sözleşmesinin tescil edilmesi mümkün olmadığından lisans alan, tescilin lisans sözleşmeleri bakımından sağladığı korumandan faydalanamayacaktır. Ancak lisans alan burada marka tescilsiz olmakla birlikte, markanın tanınmışlığından ya da hâlihazırda kullanılıyor olmasından faydalanmaktadır

Lisans sözleşmeleri iki tarafa borç yükleyen sözleşmeler olduğundan BK m. 14/II uyarınca hem lisans alanın hem de lisans verenin imzalarını taşımalıdır. Lisans sözleşmeleri aynı zamanda yazılı şekle tabi olup, resmi şekle veya başkaca bir özel merasime tabi tutulan sözleşme ve aynı zamanda teminat sözleşmesi niteliğinde olmadığından 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu m.5 uyarınca elektronik imza ile de düzenlenebilir.

Marka lisansı sözleşmeleri bakımından sözleşmenin geçerli olarak kurulması, yazılı şekilde yapılmasına bağlı olmakla birlikte, sözleşmenin içeriğinde yer alması gereken unsurlar da vardır. Bu anlamda öncelikle yazılı yapılacak sözleşmede, objektif esaslı noktaların yer alması gerekmektedir. Buna göre öncelikle sözleşme konusu üzerinde taraflar anlaşmalı, sonrasında ise lisans hakkı tanınacak olan markanın belirlenmesi ya da belirlenebilir hale getirilmesi gerekmektedir[1]. Buna göre sözleşmenin içerinde yer alması gereken asgari unsurların neler olduğunu sözleşmenin objektif esaslı noktaları belirleyecektir.

LİSANSI SÖZLEŞMESİNİN TÜRLERİ

A. Basit Lisans/İnhisari Lisans

KHK m. 21/II gereğince lisans sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamışsa lisans, basit lisans niteliğini taşıyacaktır. Buna göre hukukumuzda lisansın kanuni şekli basit lisans olup, inhisari lisanstan bahsedilebilmesi için mutlaka tarafların bu konuda anlaşmış olmaları şarttır.  Basit lisansta lisans veren sınaî hakkını bir başkasına tekrar lisans verebilme ya da kendisi de bu hakkını kullanabilme imkânına sahiptir. Lisans veren ya birden fazla kişiye lisans vermektedir; ya da bir kişiye vermiş olmakla birlikte kendisi de markayı kullanma hakkına sahiptir. Basit lisansta lisans alan marka üzerinde bir tekel hakkı elde etmez. Buna göre basit lisans sözleşmesinde lisans veren yalnızca sahip olduğu gayri maddi malı kullandırma borcu altına girmekte ve lisans alan karşısında bu konudaki münhasır hakkına dayanmaktan vazgeçmektedir. Ancak bunun dışında lisans konusu gayri maddi mal üzerinde üçüncü kişilere kullanma olanağı tanımayacağı veya kendisinin de bu gayri maddi malı kullanmayacağı şeklinde herhangi bir taahhütte bulunması söz konusu olmayacaktır. Bu nedenle de lisans verenin üçüncü kişilere de lisans vermesi mümkün olduğundan bu hakkını iyi niyet ve dürüstlük kuralı çerçevesinde ve özellikle dilediği kişilere lisans vermek suretiyle ilk lisans sözleşmesinin işlem temelini ciddi olarak sarsmaktan kaçınması gerekmektedir.

B. Normal Lisans / Alt Lisans

Normal lisans sözleşmesinde marka hakkı sahibi, bu hakkı kullanımını bir başka kişiye devretmektedir. Marka hakkı sahibi dışında lisans sözleşmesiyle lisans hakkını elde eden lisans alanın marka üzerinde bir başka kişiye lisans vermesi durumunda ise alt lisanstan bahsedilir. Lisans verenin, lisans alan kişinin marka ile ilgili bir başka kişiyle lisans sözleşmesi yapabileceğini mutlaka yaptıkları lisans sözleşmesinde öngörülmüş olması gerekmektedir. Böylece lisans veren lisans sözleşmesiyle lisans alana, markanın başka bir kişiye lisans verilebileceği konusunda yetki vermiş olmaktadır.

Lisans sözleşmesi eğer inhisari lisans sözleşmesi türünde yapılmış ise lisans alan bir başka kişiyle alt lisans sözleşmesi yapamaz. Yani inhisari lisans, alt lisans verilmesine engel oluşturmaktadır.